NİYETİ OLMAYANA, YOL VER VERMEYENE.

NİYETİ OLMAYANA, YOL VER VERMEYENE.

Dünya dediğimiz bir büyük yapı. Her güne açılır bir kapı.
Belli olmaz ipi sapı. Kimine yutturur hapı. Kimini dolaştırır kapı, kapı.
Çok sıkma. Elinde de kalır maazallah sapı.
Çıkarız bir yola. Yollar döner bir sağa, bir sola.
Selam veririz, Allahın yarattığı kula.
Ahvali halimiz, inceden ince. Var olur hem gündüz, hem gece.
Birde gelince dile. Kimine gelir eğlence. Kimine dinlence.
Dalgada geçer kimi aklınca. Kimi anlar duyunca. Kimi kaçar görünce.
En iyisi mi anlat kendi, kendine, hallince.
Kendi göbeğimizi kendimiz keseriz. Kimselere mihnet etmeyiz.
Daha kime, ne söyleriz?

Yollar uzar, kısalır. Kim ki yola koyulur.
Erken varır. Elbette bunda da bir hikmet vardır.
İplisi var, ipsizi. Çıkmaz olsun karşımıza ipsizi sapsızı.
Kalbimizde bırakmasın izi.
Baktın ki anlamıyor. laf, söz dinlemiyor.
Esiyor, gürlüyor. İnadımda inat diyor.
Bırak gitsin yoluna. Yiğitlik yine kalsın sana.
Uyma sakın ona, buna. Doğru git yoluna.
Bırak yiğit bilsin kendini. O’da kandırsın kendi, kendini.
Ne yapacaksın onun, bunun, dilini.
Sen kaybetme yeter özünü. Bil kıymetli tatlı sözünü.
Yaşla doldurma her iki gözünü.

Yazılar yazılır. Her hafta adet yerini bulur.
Ne mi olur..? Hoca Nasrettine de sorulur.

Önden Buyur Yiğidim

Günlerden bir gün Hoca, ziyaret için mezarlığa doğru yola koyulur.
Oraya varınca birdenbire karşısına kocaman bir köpek çıkar.
Hoca korkudan ne yapacağını şaşırır. Bulduğu taşı kaptığı gibi köpeğe fırlatır.
Köpeğe”hoşt hoşt” diye bağırarak onu korkutup uzaklaştırmak ister.
Köpek de köpek ha! Korkup kaçacağı yerde daha çok hırlar ve Hoca’nın üzerine doğru hücum eder.
Hoca, bakar ki köpeğin kaçmaya hiç niyeti yok. Çareyi bir mezar taşının arkasına sığınmakta bulur ve;
“Anlaşıldı. Mademki bana senden önce geçiş yok, sen önden buyur yiğidim.” der.

Memleket der severiz. Sevgisini kalbimizde besleriz.
Her hafta bir şeyler yazar, söyleriz. Değilmiyiz hepimiz bir kardeşiz?
Adem babamız, Havva annemiz. Daha neyi paylaşamayız?
Kim kime çakıl taşı. Ömrü dolunca anlar kışı.
‘Ne yazlar gördüm’ der. ‘Olamadım bir pınar başı.’
Akıt sende. Su gibi aziz ol. Ömrün ne ah, ne vah.
Olsun ferah. Yol ver. Demesinler eyvah.Yol aç. Demesinler muhtaç.
Memleketin derler, her yanı kıraç. Her yaşadığın güne el aç.
Allah etmesin kimseyi kimseye muhtaç.

Yazılarımız kısalır. Bilirler. Kimileri neleri anlatır.
Yazılacak bu günlerin ne kadar dahası vardır. Her şeyi daha da dahadır.
Her şeyi yerli yerinde bırakması, yol vermesi de vardır.
selametle kalınız.

Güven Gürbüz

30 Temmuz 2023

Şebinkarahisar / Ankara

Bir cevap yazın