KOPMASIN KIYAMET GELSİN SELAMET

 

KOPMASIN KIYAMET GELSİN SELAMET

Ne gündüzümüzde. Ne gecemizde. Kıyamet içimizde.
Üzüntümüzde. Tasamızda.Havamızda. Güneşimizde. Bahtımızda.
Kaderimizde. Nerede tutuşursa oramızda. Ateş gibi sarar tuttuğunda.
Yakar, kavurur bağrımızda. Tutar koparır elde avucumuzda.
Aramayız bir tarafımızda. Ne sağımızda. Ne solumuzda.
Hiç ummadığın anda karşımızda.Ne sözümüzde. Ne sazımızda.
Ne gözümüzde. Ne kaşımızda. Mantar gibi biter yanımızda.
Kabahat kıyameti koparanda. Biri birimize saç, baş yolduranda.
Arama orada, burada. Önümüze düşende. Bizimle hayat yolunda.

Ayırınca koparır birini birimizden. Suç aramayız hiç birimizden.
Kader deyip boyun eğişimizden. Ağzımızdan lafımızdan, sözümüzden.
Ateşini kim yakar? Odun toplamaya kim gider? Kibritini kim çakar?
Gelmez beklediğimiz hikmet. Kopar sonra kıyamet. Nasıl bir alamet?
Gelde sabret. Can dediğin emanet. Günü gelene dek ne olur beklet.
Sözü dinlense hangi birinizden? Gelin vazgeçelim kötü huyumuzdan.
Bildiğimiz kötü, berbat.Gezer en önde alamet.Kaçar gider köşesine selamet.
Gelene gider okur rahmet.İnsanoğlu bilmez elbet. Kopmadan kıyamet.

Hoca Nasretin bilir. Soru olunca o’na sorulur. Yerli yerinde neler söylenir?

Hangi Kıyamet

Günün birinde Hoca’nın ahbapları Hoca’ya;“Hocam, kıyamet ne zaman kopacak?” dediklerinde Hoca;
“Hangi kıyamet?” diye sorar.Bu defa Hoca’nın dostları;“Hocam, kaç kıyamet var ki?” deyince Hoca;
“Arkadaşlar iki kıyamet var. Hanım öldüğünde küçük, ben öldüğümde büyük kıyamet kopar.
Siz bunlardan hangisini soruyorsunuz?” deyiverir.

Aklımız, fikrimiz yaşantımız. Yaşamdan çoktur beklentimiz.
Yerinde olsun her zaman keyfimiz. Kaçmasın aman huzurumuz.
Biz söyleriz. Biz dinleriz. Kendimize göre yön veririz.
Her yola göre vardır elbette cebimizde gezer levhalarımız.
Ummazsın ama hayat kısacık bir yol. Her tarafa uzanır sanarsın kol.
Her kim ne demişse ol. Has ol. Efendi kal. Her zaman en iyi adam ol.
Çeker çeviririz işimizi. Talihsizlik bırakmazsa bırakmaz peşimizi.
Karartmayın deriz güneşimizi.Her yerde arar dururuz ruh eşimizi.
Bir söyle bin işit. Kim kime niye karşıt? Yakmadık kalmıştı birde ağıt.

Gün gün olmalı. Her gün neşe dolmalı. Çareci Çaresize çare bulmalı.
Tecrübe eden. Yaşamı yaşamıştan öğrenen. Tutmalı elinden bir bilen.
Düşüp kalktığında elinden tutan. Yaralarına merhem olan. Sarıp sarmalayan.
Kopmasın sakın istemeyiz hiç kıyamet. Yolumuz açık olsun hep selamet.
Gökten yağdıkça yağsın rahmet. Dağıldıkça dağılsın herkese bereket.
Paylaşmasını bilen. Yoksulları gören. Mutlu olan. Az yesede, karnı doyan.
Hepsi aynı yoldan. Hak bildiğimiz doğru yoldan.Sabırdan, sebatdan, ayrılmayan.
Dağılır elbet kara bulutlar. Gökyüzü açılır. Güneş orta yerden saçılır.
Senden en iyi sen olur.Beklemesinler boşuna kimseden kıyamet koparılır.

03 Şubat 2024

Güven Gürbüz

Şebinkarahisar / Ankara

Bir cevap yazın