EKSİKLİKTEN ZİYADE, FIRSATTAN İSTİFADE.
Hayatımızın her aşamasında rastladığımız bir çok kavramlar amacının dışında bir çok alanlarda, işine gelenin, işine geldiği gibi şekillendirildiği gözlerden kaçmıyor.
Öğretiler, öğretici ve eğitimler eğiticiler, tarafından uygulaması yapılacak uygulamaların yönetici ve idareciler tarafından kurum veya kuruluşlarda iyi analiz edilerek idrak gücünü artırıcı önlemlerin alınması gerekir. Bazı zihniyetler bu yönüyle toplum içerisinde yanlış yönlendirmelere de yol açacak sapmaları barizleştirebilirler. Yaşamın her kategorisinde algılar ve davranışlar bu yönüyle ileride doğabilecek bir çok ciddi sıkıntıları da yeni nesillere doğru aşılamaya devam edebilir. Öğrenim hayatı boyunca öğreticilerin vasıflı, eğitimcilerinde eğitimli olmaları şarttır. Bir çok yönüyle toplumda karşı karşıya kaldığımız olumsuz tutum ve davranışların kaynağının da neden kaynaklı olduğunu iyi analiz etmek ve sebep sonuç, ilişkilendirici yönüyle aksiyon planlamalarına yönelmek gerekecektir.
Gönüllülük kavramı ile başlayıp maddi çıkarcılığa doğru yönelme, hayır, yardımlaşma, dayanışma gibi insani kavramlarla başlayıp, sonrasında makam, mevki menfaatçiliği, çıkar sağlama, sağlatma yollarına sapma, diyalog kavramı ile başlayıp, birde bakmışsınız belli bir gruba, belirli bir zümreye, kuruluşa vs angaje etmeye amacına ötelenmeye, baş olma, başı çekme gibi kavramlarla başlayıp, edinimleri ele geçirme, söz sahibi, yetkili olma, ile oluşan, o makamın ve mevkinin sağladığı her türlü imkan ve olanakları, şahsi insiyatifleri doğrultusunda, lehine, çevresine, kitlesine vs. çekme, sürdürme, sağlama, süreceliğine, idamesine vs sabitlemeye doğru kaymalar. vs.vs.vs.vs…
Örneklemelerinin çoğaltılmasının mümkün olduğu bir çok hal ve durumlar, yayıldığı alanlarda;
Ahlaki, edebi, umuma uygun, toplumsal düzene yatgın, uyumlu, adil ve düzenleyici vs olmayan uygulamalara yönlenmek, yönlendirilmek, hiyerarjik düzende olmaması gereken uygulamalar olduğu eğitim amaçlı seminerler, çalışmalar vs ile benimsetilmeli, kavratılmalı, teşvik, ödüllendirici, öncü, örnek, takip, tetkik, uygulatıcı, denetimcilik alanlarında aksiyonlar alarak hedeflere uzun olmayan sürelerde ulaşılması sağlanmalıdır.
Toplumsal düzenin temel taşları, ahlaki zeminde, edebi kurallar çerçevesinde, nezaket kurallarında, adil, hak, hukuk, adalet kavramları ile bir bütün olarak, yönetenler ve yöneticiler nezdinde başta olmak üzere yerli yerinde hazır, nazır, dayalı, döşeli, tatbikinde uyulan, uygun, uygulanabilir olması sağlanmalıdır.
Geleceğe uzanan yollar geleceğe insanları taşırken, yolculuğun selameti de yolların kaderi ile bağdaşacaktır. Bizler bu yolları tüketip sona vardığımızda geriden gelenlerinde sağlam adımlarla rahat ve güvenli yol almaları ancak ve ancak şimdiden atılacak adımlarla, emniyetli ve sağlam olacaktır. Çağdaşlık ve medeniyet kavramı toplumların gelişiminde ve düşünce dünyasında önemli bir değere sahiptir. Geçmişten günümüze bir çok medeniyetleri irdelediğimizde toplumları ayakta tutan en büyük gücün manevi duyguların katkısı ve maddi güç ile entegre gelişime katkı sağladığıdır. İnançlarımızla bir bütün olarak hedef ve planlarımız geleceğe sağlam adımlarla koşabilmek, bu günlerden yarınlara çizilen yol haritalarının doğru ve güvenilir olması ile ilintilidir.
Toplumumuzda geçmişten günümüze anlatılan bir çok fıkra, hikaye ve masallarda bu konuların işlendiğini görmekteyiz. Gelişen çağa ve değişen teknolojik eğitim ve öğretimlere göre ayak uydurmak, asosyal oluşumlara zemin hazırlamak yerine, sosyalleşme konusunun, toplumsal uyuşma, iletişim süreçleri ile öğretilerde yer ve zaman sağlayıcı, uygulayıcı ve uygulatıcı olmak gerekliliği hasıl olduğu bilinmelidir.
Gülmenin bir çok konunun bellekte yer etmesinde dürtü olduğunu da unutmamak gerek. Yıllara damga vurmuş fıkraları ile her zaman olduğu gibi Hoca Nasrettin’e de bir kulak verelim.
” Üzerine Bir Altın Daha Vermen Gerekir “
“Günün birinde Hoca’nın yanına heyecanlı bir adam gelir ve elindeki altını uzatarak;
“Hocam, bu altını bozabilir misin?” der.
Hoca altını eline şöyle bir alır, altını üstünü inceler gibi yapar ve; “Bu altın eksik olduğu için bozamam.” der.
Bu defa adam;“Tamam eksik bozuver, benim acilen paraya ihtiyacım var.” deyince Hoca;“Yavrum altının o kadar eksik ki üzerine bir altın daha vermen gerekir.” deyiverir.
Sevgili okuyucularımız kulak ardı ettiğimiz bir çok önemli kavramlar, oluşumlar, zamanla değişime, değiştirilmeye, amacının dışına taşmaya, taşırılmaya devam ettiğinin farkına varmanın altını çizmek gerektiğini düşünerek yazdığım bu haftaki yazıma nokta koyuyorum.
Sevgi, saygı ve hürmetle dolu tüm dost ve sevecen insanlarımıza şükranlarımla,
Dostlukla kalın.
Güven Gürbüz
09 Temmuz 2022
Şebinkarahisar / Ankara